Güvenlik uzmanı değilim. Ama bu yazıda anlatmaya çalıştığım hususları bir güvenlik uzmanın değerlendirmesini doğrusu çok arzu ederim. Terör örgütlerinin en önemli amaçlarından biri; tanıtım ve propagandadır. Bazı eylemleri bazen sırf güç gösterisi için ve örgütlerinden sıkça bahsedilmesi için yaparlar… Kendilerinden ne kadar çok bahsedilirse; güçlerini o nispette pekiştirmiş, konumlarını büyütmüş, taraftar toplama gerekçe ve imkanlarını elde etmiş olurlar.
Muhatap alınmış olmanın verdiği özgüvenle, taleplerinin meşru olduğuna inanırlar. Akabinde meşruiyet iddiasıyla güç ve azimlerini pekiştirirler. Şimdi soralım; üç beş oy almak uğruna, akşam sabah terör örgütünün adını ağzından düşürmeyen, siyasetçiler ve devlet insanları bilerek yada bilmeyerek bu amaca hizmet etmiş olmuyorlar mı?
Bir yandan büyük millet, beş bin yıllık devlet, bölgesel güç, küresel aktör diyeceksiniz. Diğer yandan akşam sabah terör örgütleriyle nefessiz mücadele ettiğinizi, teröre teslim olmayacağımızı, koskoca ülkenin muhalefet partilerinin terörle işbirliği yaptığını ve teröre destek sağladığını iddia edeceksiniz! Böylece ülkenin muhalefet partilerini zımnen terör örgütüyle aynı seviyeye düşürüp eşitlemiş olacaksınız!..
Yine soralım; akşam sabah terör örgütünün adını, en üst perdeden haykırarak, onu adeta yenilemez bir güçmüş gibi gösterme gafletine düşerek seçim meydanlarında, medya organlarında, çeşitli toplantı ve açılışlarda sürekli tekrar etmek, örgütün kendinden sürekli bahsedilmesi amacına hizmet değil midir? Bir yönüyle terör propagandası, yapmak değil midir? Tam da örgütün amacına hizmet değil midir? Örgüte moral, manevi güç ve destek sağlamış olmak değil midir? Örgütü dost düşman gözünde, uluslararası alanlarda büyük devasa bir güçmüş gibi lanse etmek değil midir? Örgütü, dolaylı yada dolaysız önemli bir güç olarak muhatap kabul etmek değil midir? Böylelikle dış dünyada, örgütün meşru bir hak savunucusu iddiasına hizmet etmek değil midir?
Böyle siyaset yerin dibine batsın. Bu ülkeye hak, hukuk, adalet, hürriyet, eşitlik, demokrasi ve şeffaflık gelmeden hiçbir umut yeşermeyecek. Ve bahçelerimize bahar asla gelmeyecektir.
Lokman Akbaş
YORUMLAR