Türk usulü başarının anahtarı, yoğun duygularla bezeli efsanevi bireysel performanslarda yatıyor. Yağmurlu sahalarda, destansı anlara tanıklık ediyoruz. 2000 yılında Belçika’nın korkulu rüyası olurken, 2002’de Japonya’yı saf dışı bırakmıştık. 2008’de İsviçre’yi geçerken, Çekya’yı hem Euro 2008’de hem de Euro 2024’te geride bıraktık. Avusturyalı oyuncular da bizimle olan maçlarını asla unutamayacak.

Başarı hikayemize bir yenisini daha ekledik. Epik anlarla dolu bir zaferdi. Gürcistan ve Çekya maçlarında olduğu gibi, bu maçta da unutulmaz anlar yaşandı.

Maç öncesinde favori gösterilen Avusturya’ya karşı, Montella’nın doğru taktik planları işe yaradı. Kaan Ayhan, sürpriz bir şekilde stoper oynayarak muazzam bir performans sergiledi. Ferdi Kadıoğlu, 12.2 km koşu mesafesiyle turnuvada rekor kırdı. Mert Günok’un kritik anlarda yaptığı kurtarışlar, Berlin yolunu açtı. Islak zeminde sergilediği performansla büyük bir kaleci olduğunu gösterdi. Merih Demiral, sahadaki karakteriyle yıldızlaştı.

Kırmızı beyaz formamızı gururla taşıyan tüm oyuncularımızı kutluyorum; sakatlıkları nedeniyle kadrodan çıkarılan Ozan Kabak ve Enes Ünal’ın yanı sıra, turnuva sırasında ön çapraz bağlarını koparan Doğan Alemdar da dahil.

Teknik direktörümüz Montella, Avrupa futbolunun saygı duyulan ismi Ralf Ragnick’e karşı tam bir taktik savaşı verdi. Duran toptan gol yemeyen Avusturya’yı iki duran top golüyle mağlup ettik. Savunmada zorlansak da, topu rakibe bırakıp alan savunması yaptık. Bireysel hataları minimumda tutmaya çalıştık.

Maç sonrasında, dünya için örnek olacak bir davranış sergiledik. Avusturyalı oyuncular sahadan ayrılmadan sevincimizi yaşamadık, onları alkışlarla uğurladık. Turnuvanın en güzel anlarından biriydi.

Şimdi sırada Hollanda var. Berlin’de muhteşem bir tribün atmosferi bizi bekliyor. Zorlu bir maça çıkacağız, ancak bu seviyelere geldikten sonra endişeye yer yok. Futbolda psikoloji çok önemli. Artık daha özgüvenli, rahat ve inançlıyız.

Türk usulü başarımıza bir yenisini daha eklemek için sahada olacağız. Bu oyuncular Bizim Çocuklar; bu da onların tarihi.