Belki bu meseleye bakınca İmamoğlu’nun operasyonlar sonucu çok ciddi bir şekilde taraftar kazandığını düşünebiliriz. Zahiren bu şekilde görünüyor olabilir. Kamuoyu, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı belki de gelecekte lideri olarak da düşünüyor olabilir. Bence gerçek tabii ki bu değil. Nasıl mı? İşte benim düşüncelerim:

İmamoğlu’nun Adaylık Süreci

Ortada mevcut olan bir Cumhurbaşkanlığı seçimi söz konusu değilken ve ufukta da seçim görülmediği halde İmamoğlu neden kolları sıvadı da “Ben tek ve yek adayım” diyerek meydanlara koşmaya başladı? Anketlerde Mansur Yavaş her zaman İmamoğlu’nun önünde olduğu halde neden İmamoğlu meydanlara çıkartıldı? CHP, Mansur Yavaş ile algı operasyonu yapamazdı çünkü Mansur Başkan buna gelmezdi. Bu, bence tamamen CHP’nin iyi bir toparlanma planıydı ve cidden başarılı da oldular.

CHP’nin Toparlanma Stratejisi

CHP yönetimi, yerel seçimlerden bugüne kadar pek varlık gösteremedi. Halktan ciddi manada tepkiler almaya başladı. İlk kez partinin bu kadar büyük oy aldığı ve çok fazla belediyeyi kazanmış olması parti içinde bir rant kavgasına dönüştü ve parti içinde sürtüşmeler başlamıştı. Bunun yanında, Sn. Özgür Özel başkanlığındaki CHP’nin oyları erimeye başladı. Kamuoyunda CHP’nin yaptığı muhalefet, oy verenlerin hoşuna gitmedi. Bunun yanında Sn. Özel, İmamoğlu’nun partide gölge başkan olduğunu biliyor ve bundan rahatsız oluyordu.

Bu iki problemi kökünden çözmek için en doğru aday tabii ki İmamoğlu’ydu. Ortada bir Cumhurbaşkanlığı seçimi olmadığı halde İmamoğlu, tek ve yek aday olarak ortaya çıkartıldı. Çünkü Sn. Özel ve CHP yönetimi, partinin toparlanması ve Sn. Özel’in koltuğunu sağlamlaştırması için Sn. Kılıçdaroğlu’nun bertaraf edilmesini gerekli görüyordu. CHP yönetimi, Sn. İmamoğlu’nun yüksek benlik duygusuna sahip olduğunu bilerek, her manada toparlanmanın tek çaresi olarak sahaya sürdü.

AK Parti’nin Algı Yönetimi ve Sonuçlar

CHP yönetimi, İmamoğlu’nun adaylık çalışmalarında var gücüyle salonları ve meydanları doldurdu. AK Parti yönetimi ise bu kalabalığı görünce telaşa kapılarak CHP’nin bu başarılı algısına inandı ve sonuç ortada. Yolsuzluktan içeri alınan İmamoğlu, çok kısa bir süreliğine kahraman olmaya devam edecek olmakla birlikte, bence siyasi hayatını tamamen sıfırlamış oldu.

Sn. Özel ve CHP yönetimi, kamuoyunda kaybetmiş oldukları desteği fazlasıyla almakla birlikte teşkilatlarda birlik ve beraberliği sağladı. Sn. Özel, güçlü ve birleştirici lider olmakla birlikte kitleleri arkasında sürükleyebilen bir lider konumuna geldi. Aslına bakarsak, İmamoğlu operasyonu; tükenmekte ve kargaşa içindeki CHP’nin yekvücut olmasının beratı oldu.

AK Parti ve adalet, İmamoğlu’nu “hırsız” olarak nitelendirse de, esas AK Parti’den çalınan kamuoyunda kaybedilen itibarın fazlasıyla geri alınması oldu. Şu son bir haftanın en büyük kaybedeni AK Parti oldu. Muhalefetin istikrarsızlığı, AK Parti’ye evrilmekte olan kamuoyunun, CHP’nin akıllıca yapmış olduğu bu algı operasyonu ile nihayete ermesine neden olmuştur. AK Parti, ilk kez bir muhalefetin yürüttüğü bir algıyı yönetememiş ve başarısız olmuştur. Vesselam…